‘Evimiz Hollywood’ta’, ‘Erkekler Ağlamaz’ ve ‘Milyonluk Bebek’ gibi yapımlarda yer alarak dünya çapında üne kavuşan 49 yaşındaki ABD’li aktris Hilary Swank, Wall Street Journal’a konuşarak Hollywood’a ilk geldiğinde bir evlerinin olmadığını ve annesi Judy ile birlikte arabalarında uyuduklarını itiraf etti.
Ünlü olmak için ikinci sınıftan sonra Washington’daki lisesini terk ettiğini açıklayan Swank, o dönemde annesinin babası Stephen ‘dan yeni ayrıldığını ve anne-kız birlikte Los Angeles’a geldiklerini anlattı.
“ANNEMLE BİRLİKTE ARABADA UYUYORDUK”
“Hollywood’a geldik ve ben iş hayatına atılma sürecine başladım” diyen ünlü isim, şöyle devam etti:
Los Angeles’ta annem ve ben ilk olarak onun Oldsmobile Cutlass Supreme model arabasında, sessiz sakin sokaklarda yaşadık. Arabada uyumadığımız zamanlarda, ailesi yeni taşınmış ve evlerini satmaya çalıştıkları için içerisi boş olan, benim yaşlarımda bir arkadaşımın evinde kalıyorduk. Annemle birlikte şişme bir yatakta yatardık.
“KÜÇÜK ROLLER ALDIM AMA UMURUMDA DEĞİLDİ”
Judy’nin daha sonra sekreter olarak iş bulduğunu ve bekar bir annenin onlara kiraladıkları bir odaya yerleştiklerini söyleyen oyuncu, “Başlangıçta sadece TV dizilerinde küçük roller alabildim, ama umurumda değildi. Hayalimi yaşadığım için heyecanlıydım” ifadelerini kullandı.
Hilary Swank, röportajında kendisini her zaman destekleyen ve sinema kariyeri konusundaki heyecanını anlayan annesine övgüler de yağdırdı.
İKİ KEZ OSCAR ALDI
Swank, ilk olarak 1992 yapımı ‘Vampir Avcısı Buffy’ adlı filmde başrol oynadı. Sonrasında ‘Kareteci Çocuk 4: Yeni Nesil’ (1994) ve ‘Erkekler Ağlamaz’ (1999) gibi yapımlarda boy gösterdi. ‘Erkekler Ağlamaz’, Hilary’ya ilk Oscar ödülünü getirdi. Ardından 2004’te ‘Milyonluk Bebek’ filmiyle de en iyi kadın oyuncu dalında ikinci Oscar’ını kazandı.
“O GÜNLER İÇİN ÖZLEM HİSSEDİYORUM”
Şu anda 2018’de evlendiği eşi Philip Schneider ve geçtiğimiz 10 aylık ikizleri Aya ve Ohm ile birlikte Colorado ‘da yaşayan ünlü isim, Hollywood’un gösterişinden uzak evlerinden bahsederken şöyle konuştu:
Atlarımız, köpeklerimiz ve bir papağanımız var. Keçi, tavuk ve belki bir domuz almayı da istiyoruz. Los Angeles’tan ayrıldığımız için mutlu olsam da, sık sık toplantılar için oraya gittiğimde, Pasadena’da annemle birlikte park edip uyuduğumuz bir caddeden geçiyorum. Zorluklara rağmen, hiçbir şeyimizin olmadığı o günler için bir özlem hissediyorum.
